Abdurrahim Terzioğlu (1968 inşaat mühendisliği mezunu)

Ankara’nın Gözde Etkinliği: Trabzon Tanıtım Günleri

25-28 Nisan 2024 tarihleri arasında Ankara Başkent Millet Bahçesi'nde gerçekleştirilen Trabzon Tanıtım Günleri, zengin kültürel mirası ve sıcak atmosferiyle ziyaretçilerini ağırladı. Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin de katılım gösterdiği bu özel etkinlikte, üniversitenin standı, geçmişten günümüze 250 binden fazla mezunu ile buluşma noktası oldu.

En değerli ziyaretçilerimizden biri, üniversitemizin ikinci öğrencisi olan Sayın Abdurrahim Terzioğlu'ydu. Terzioğlu ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbet, üniversitenin ilk günlerine dair nadir bilgileri gün yüzüne çıkardı.

Zafer Yavuz;

Abdurrahim Bey, öncelikle davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ediyoruz. Karadeniz Teknik Üniversitesi Mezunlarla İlişkiler Koordinatörlüğü olarak tekrar ayağınıza sağlık diyoruz.

Müsaade ederseniz, Üniversitemizin ilk öğrencilerinden ve aynı zamanda ilk mezunlarından olduğumuz için sizinle kısa bir sohbet yapmak istiyoruz. Bize kendinizden kısaca bahseder misiniz? Nerede doğduğunuz? Hangi okulları okudunuz? Üniversiteyi nasıl kazandınız? Neden İnşaat Mühendisliği mesleğini seçtiniz?

Abdurrahim Bey;

Çok teşekkür ederim. Siz de Ankara’ya hoş geldiniz. Kısaca kendimden bahsedeyim. 1941 yılında Trabzon Çaykara’da doğdum. İlkokulu ve Ortaokulu Çaykara da okudum. Daha sonra liseyi Trabzon Lisesinde parasız yatılı olarak okudum. Liseden mezun olduktan sonra hedefim İnşaat Mühendisi olmaktı. Bu nedenle İstanbul’a gittim. Bizim zamanımızda her fakültenin imtihanı ayrıydı. Yani şimdiki gibi merkezi bir yerleştirme sistemi yoktu. Sınavlara hazırlanmak için İstanbul Teknik Üniversitesinin geçmiş sınav sorularını etraftan toplayarak çalışmaya başladım. Tam üniversite imtihanına gireceğim zaman bize İ.T. üniversiteden söylendi ki bu sene Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği de yeni açılacak ve90 adet öğrenci alacak. Ben de İnşaat Mühendisi olma hevesinde olduğum için birinci olarak İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi, ikinci olarak Trabzon’daki İnşaat Fakültesini tercih ettim. İmtihan sonucunda İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesine puanım yeterli olmadı. Netice itibariyle kendi memleketimizde Trabzon’da yeni açılan K.T.Ü. İnşaat Fakültesini o şekilde kazanmış olduk. Tabi kendi memleketimde bir okul kazanıp orada okuduğumdan dolayı da çok mutluyum ve sevinçliyim.

Zafer Yavuz;

Çok teşekkür ederiz, biz de sizin gibi bir mezunumuz olmasından dolayı gurur duyuyoruz. Bize biraz da o yıllardaki eğitim ve öğretimin nasıl olduğundan bahseder misiniz? Hangi kampüste okudunuz?, Hangi binada kaç yıl öğrenim gördünüz?

Abdurrahim Bey;

Ben de teşekkür ederim. O yılları düşündüğümde hatırladığım kadarıyla Boztepe’nin altında Maşatlık denen bir mahallede (şimdiki Esentepe Mahallesi) yeni ilkokul binası yapılmıştı. O binada 2 Aralık 1963 tarihinde o ilkokul binasında biz üniversite eğitimi almaya başladık. Sonra ilkokulun yanında yeni bir ortaokul binası yapıldı. O binayı da bize verdiler. Biz orada 4 sene okuduk. O sıralarda bizim üniversitenin bina inşaatları devam ediyordu. Son bir sene veya bir buçuk sene şimdiki kampüsteki Temel Bilimler Fakültesi binası bitmişti. Oraya taşındık (Şu anki kampüs içerisinde). O zamanlar zannedersem merkez kampüste yurt binası da açılmıştı. Ancak daha önceki zamanlarda Trabzon’da yurt yoktu. Değirmendere’de Temel Aras’ın bir oteli vardı. Otel yurt olarak kullanılıyordu fakat burada ders çalışma koşulları falan yok. Herkes odasında çalışırdı. Kalorifer yok koridorda büyük bir odun sobası vardı. Orada arkadaşlarla sohbetlerimize devam ederdik. Bir çeşit soba başı sohbetleri gibi. Bizim zamanımızda öğrenim süresi beş sene idi. Yani toplamda 5 sene öğrenim görmüş olduk ve 1968 yılında mezun olduk.

Zafer Yavuz;

Çok teşekkür ediyoruz. Sizlerle birlikte biz de o yıllara gitmiş olduk. Üniversite sadece öğrenim görülen yer değil, aynı zamanda sağlam dostlukların kurulduğu bir yer. Bize biraz da arkadaşlıklarınızdan bahseder misiniz? O zaman ki arkadaşlıklar nasıldı?, Ne yapıyordunuz derslerin dışında?

Abdurrahim Bey;

Trabzon malum. Okulda hemen hemen lise de gördüğümüz eğitim gibi bizim sınıftaki arkadaşlarla ders çalışıyorduk. Derslere devam konusunda birkaç arkadaşımız hariç hep devam ediyorduk derslere. Onun dışında Trabzon’da o zaman Kalepark vardı, askeriye işletiyordu, oturmak, dinlenmek için oraya gidiyorduk ve çay, kahve sohbetleri yapıyorduk. Bizim sınıfın hepsi briç konusunda uzmandı. Briç bilmeyen hemen hemen kimse yoktu. Toplandığımızda briç oynuyorduk. O zaman Uzun Sokakta Saray sineması vardı, arada bir sinemaya giderdik. Onun dışında vaktimizin diğer bölümlerinde Temelaras otel (yurt) koridorlarındaki soba başı sohbetleri ile  vaktimizi geçirirdik. Soba başında toplanırdık. Hikaye, fıkra anlatır, çeşitli oyunlar oynardık.

Zafer Yavuz;

Çok güzel. Bizleri de o günlere götürdünüz. Şunu merak ediyorum: o dönem ki arkadaşlarınızla irtibatı devam ettiriyor musunuz? Hala görüşüyor musunuz?

Abdurrahim Bey;

Evet, şimdi bizim üniversitede bilhassa son sınıftaki arkadaşlıklarımız arkadaşlık sınırlarını aştı. Hepsi ile şu anda bile kardeş gibiyiz. Mezun olduğumuzda 90 kişiydik. Bu 90 kişiden aramızdan ayrılanlar oldu, rahmetli olanların hepsine Allah gani gani rahmet eylesin. Hayatta olanlarla halen arkadaşlığımız, dostluğumuz ve kardeşliğimiz devam ediyor.

Zafer Yavuz;

Ne kadar güzel. Şu anda bile bir iletişim grubunuz var bildiğim kadarıyla.

Abdurrahim Bey;

Evet, evet, bizim K.T.Ü ilk mezun arkadaşlarımızın  whatsapp grubu var. İsmi “KTÜ İlkler” grubu diye. Onlarla aktif bir şekilde görüşmeye devam ediyoruz. Bizim ilk sınıfın koordinatörü Aykut Demiray kardeşimizdir.

Zafer Yavuz;

Teşekkür ediyorum. Biraz da çalışma hayatınızdan bahsedelim. Mezun oldunuz 1968 yılında. Mezun olduktan sonra nerelerde çalıştınız? KTÜ’de okumuş olmak, okulda öğrendikleriniz size avantaj sağladı mı? biraz da bunlardan bahseder misiniz?

Abdurrahim Bey;

Şimdi bizim sınıftan ilk mezun olan bizlerin üniversitede asistan kalmak için  Fakülte idaresi ve Rektör hocamız Prof. Dr. Ahmet ÖZEL beyefendi çok ısrar etti. Bizim arkadaşlardan bir bölümü K.T.Ü’de asistan olarak kaldı. O zaman İnşaat Mühendisleri Türkiye’de çok azdı ve her yerde iş bulma imkanı vardı. . Ben de hemen oradan ayrılınca Ankara’da Devlet Su İşlerinde Mühendis olarak çalışmaya başladım. O sırada Yedek Subay olarak İzmir’de askerliğimi yaptım. Yedek Subaylığım sırasında da Milli Savunma Bakanlığı İnşaat Emlak Dairesinde görev yaptım. Askerlik dönüşü Sosyal Sigortalar Kurumu İnşaat Dairesinden arkadaşlar vardı. Orada çalışmaya başladım. Sırasıyla Şef, Başkan Yardımcısı ve nihayet Daire Başkanı olarak görev yaptım. Sosyal Sigortalar Kurumunun hastane, şube ve binalardaki ile Toplu İşçi Konutları Birimini yönettim. Sonra serbest piyasaya geçtim. Kendi firmamı kurdum. 2013 yılına kadar kendi firmama devam ettim. 2013 yılında işyerimi kapadım. Şu anda emekliyim emekliliğin tadını çıkarmaya çalışıyorum.

Zafer Yavuz;

Allah uzun ömürler versin. Şunu sormak istiyorum, üniversite yıllarınızla ilgili unutamadığınız böyle sürekli anlatmak istediğiniz bir anınız var mı?

Abdurrahim Bey;

Üniversite yıllarında bir değil birçok anım var. Mesela, bizim şu an rahmetli olan merhum Ergin GENCAL adında bir arkadaşımız vardı. Allah gani gani rahmet eylesin. Bu arkadaşımız sabahleyin 11.00’de kalkar, üniversite yerine briç masasına giderdi. Akşamleyin ders notlarını benden alırdı. İnkılap Tarihi imtihanında Ergin GENCAL yoktu. Sınavdan sonra kendisine rastladık. “Neden gelmedin İnkılap Tarihi sınavına GENCAL?” diye sorduk. O da “4. sınıftan Hidrolik dersi sınavıyla çakıştı” demişti. “Hidrolik dersi sınavı nasıl geçti?” diye sorunca, O da “Ona da girmedim” demişti. “Neden?” diye sorduğumuzda o da “Tarihle çakıştı” demişti. Tekrar Allah gani gani rahmet etsin. Kendisine bir şey daha sordum. Ailesi Erzurum’daydı. “Ergin, 5 sene bitiyor biz gidiyoruz. Senin alttan derslerin var, sen ne diyorsun ailene?”. O da şöyle derdi: “Siz gittikten sonra diyeceğim ki aileme, ben doktora yapıyorum.”

Zafer Yavuz;

Bizimle anılarınızı, bilgilerinizi ve deneyimlerinizi paylaştınız, teşekkür ediyoruz. Son olarak şunu sormak istiyorum. Bugünkü İnşaat Mühendisliğinde okuyan öğrencilere veya İnşaat Mühendisliğini bitiren yeni mezunlara bir tavsiyeniz var mı?

Abdurrahim Bey;

Benim tavsiyem şöyle: Üniversitede derslerini kaçırmasınlar. Yani hangi hocanın dersi varsa mutlaka derslere girsinler. Ders derste öğrenilir. Eğer dersi derste öğrenirseniz sonradan o derse çok az çalışmak yetiyor. Bir de seçtiğin mesleği seveceksin.

Zafer Yavuz;

Her şeyin başı o zaten.

Abdurrahim Bey;

Yani seçtiğin mesleği sevmeyeceksen yapmayacaksın zaten de başarılı olamazsın. Ben şu anda İnşaat Mühendisliğini seçtiğim için mutluyum. Şu anda genç olup tekrar üniversite imtihanlarına girsem tekrar İnşaat Mühendisliğini seçerdim.

Zafer Yavuz;

Çok teşekkür ediyoruz kıymetli vaktimizi bize ayırdığınız için. Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Abdurrahim Bey;

Sizin ilgi ve alakanız için çok teşekkür ediyorum. Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunu olmaktan ayrı bir onur duyuyorum. Memleketim Trabzon’a ve Üniversitem Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin tüm mensuplarına selamlarımı iletiyorum. Özellikle de siz Zafer beye bana bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Sağolun var olun. 

Zafer Yavuz;

Biz teşekkür ederiz. Sizlerle yeniden bir araya gelmek ümidiyle sağlıklı uzun ömürler dileriz.